“Myelodisplastik Sendrom” ve “Displazi” kelimelerinin birleşmesinden oluşmakta ve kısaca MDS olarak yazılmaktadır. Displazi kan hücrelerinin anormal oluşunu ifade eder. Myelodisplastik Sendromda kemik iliğinde yapılan kan hücrelerinin olgunlaşamamasının yanında kemik iliğindeki kan hücrelerinde normal hücrelerden farklı bir gelişim söz konusudur, kemik iliği yetmezliği mevcuttur.
MDS’li hastalarda kan yapımında azalmanın sonucu olarak kırmızı kan hücrelerinde azalma (Anemi) ve kan hücrelerinde nitelik bozukluğu olur, bu nedenle bu hücreler normal işlevlerini göremezler. MDS içinde değerlendirilen bazı alt guruplarda Lösemi’ye dönüşüm olmaktadır. MDS hemen her yaşta görülebilirse de genellikle 40 yaş üzerinde sıktır. Ortalama olarak hastalık bir yılda 100.000 kişiden 22-45’inde ortaya çıkar.
MDS’nin Sebebi Nedir?
MDS’nin sebebi tam olarak bilinmemektedir. Hastalığın ortaya çıkmasında kalıtımsal özellik sadece çocuklarda daha sık gözlenen Fanconi Anemili hastalarda gözlenir. Hastaların büyük bir kısmında hastalık ile ilişkili bir neden saptanamaz. Boya sanayi ve ayakkabıcılıkta sık olarak kullanılan benzene maruz kalma ile hastalık arasında ilişki vardır. Ayrıca habis hastalıkların tedavisi için kullanılan ilaçlar veya radyoterapiden yıllar sonra MDS ortaya çıkabilir. Bugünkü bilgilerimize göre MDS’nin bakteri, virüs ile oluştuğuna dair kanıt yoktur. Hastalığın bulaşıcı özelliği yoktur.
MDS Hastalığının Süreci Nasıl İlerler?
Hastalar genellikle ileri yaş gurubundadır. Erkek hastalar kadınlara nazaran hastalığa daha sık yakalanır. Hastalığın seyri sınıflandırmada tanımlanan hastalık alt guruplarına göre farklılık göstermektedir.
Dirençli Anemi olan olgularda genellikle kansızlık dışında bir anormallik yoktur. Bu hastalar normal yaşamlarını sürdürebilirler. Bazılarında belirtiler hafif olup tedaviye gerek olmayabilir. Ancak blast artışı ile birlikte olan MDS’de ise akut lösemiye dönüşme riski vardır. Bu hastaların birçoğunda enfeksiyonlara eğilim artmıştır. Kol ve bacaklar başta olmak üzere vücudun değişik yerlerinde kanama odakları görülebilir. Bu nedenle bu hastalar düzenli olarak hekime gitmeli, kontrollerini yaptırmalı ve önerilen tedavilere tam olarak uymalıdırlar.
KAYNAKLAR
1) Hong M. J Transl Int Med. 2017 Sep; 5(3): 139–143.
2) https://www.thd.org.tr/thd_halk/?sayfa=miyelodis
3) https://www.thd.org.tr/thd_halk/?sayfa=miyelodis